Raporu gazeteci kökenli CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer hazırladı
CHP’nin gazeteci kökenli Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’in 2020 yılı Basın Özgürlüğü Raporu’nda gazetecilerin salgın döneminde dahi yüzlerce dava ve soruşturma kapsamında mahkemelerde haberlerini savunmak zorunda kaldığı vurgulandı. 2020 Raporuna, iktidarın RTÜK ve Basın İlan Kurumu eliyle televizyon ve gazetelere yönelik uyguladığı ağır yaptırımlar damgasını vurdu.
Çakırözer’in raporuna göre, Türkiye’de 68 gazeteci yeni yıla cezaevinde girerken, 2020 yılında gazeteciler en az 479 kez hakim karşısına çıktı; 78 gazeteci gözaltına alındı, 25’i tutuklandı. 2 televizyon kanalı 5’er gün karartılırken, bir başka televizyon kanalı ise 26 günlük yayın hayatına iktidarın siyasi baskıları sonucu veda etmek zorunda bırakıldı. 5 gazeteye de 2020 içinde toplam 333 gün ilan kesme cezası verildi. Siyasi iktidar, yayınlarından rahatsız olduğu basın kuruluşlarına karşı ‘vergi silahını’ da kullanarak, Sözcü Gazetesi’ne, OdaTV’ye ve Evrensel Gazetesi’ne para cezaları yağdırdı.
Cezaevindeki linç telefon görüşmesinde ortaya çıktı
Balıkesir Kepsut Cezaevinde diğer hükümlüler tarafından öldürülen Ulaş Yurdakul cinayetiyle ilgili telefon konuşması kayıtlarında "Askere git diyordun millet dağda öldüremiyor teröristi biz burada öldürdük" ifadeleri ortaya çıktı.
Balıkesir Kepsut Cezaevi’nde hükümlü olarak bulunduğu sırada diğer hükümlüler tarafından işkence edilerek öldürülen Ulaş Yurdakul cinayetiyle ilgili telefon konuşması kayıtlarında "Askere git diyordun millet dağda öldüremiyor teröristi biz burada öldürdük" ifadeleri ortaya çıktı.
Evrensel'den Cansu Pişkin'in haberine göre; Yurdakul’un avukatı Hasan Hakan Günaslan, Yurdakul’un öldürülmesinde cezaevi idaresinin sorumluluğuna ilişkin çok sayıda ifade ve kanıt olduğunu söyleyerek görevliler hakkında takipsizlik kararı verildiğini söyledi.
Günaslan, Yurdakul’a fiziksel şiddetin uzun süreden beri uygulandığını, şiddetten haberdar olan cezaevi idaresinin herhangi bir önlem almadığını, işkence ve ölüme göz yumduklarını ifade etti. Kepsut Cezaevi’nde daha önce de basına yansıyan ölüm ve tecavüz olayları gerçekleştiğini kaydeden Günasalan, “Cezaevi idaresinin bu sorumluluğuna ilişkin çok sayıda ifade ve kanıt olmasına rağmen görevliler hakkında takipsizlik kararı verildi. Takipsizlik kararına itiraz ettik sonucu bekliyoruz” dedi.
No comments:
Post a Comment